Yapılan onarım işinin sigortalı veya zarar görenin hakkını ihlal edecek şekilde yerine getirilmiş olması şirketin sorumluluğundadır. Örneğin, değiştirilmesi gereken bir parça için onarım yapılması, onarılmasının mümkün olmaması nedeniyle “eşdeğer” veya “orijinal” parça ile değiştirilmesi gereken parçanın aynı kalitede olmayan parçalarla değiştirilmesi, işçiliklerin gereği gibi yapılmaması, boyanan parçalarda orijinal boya ile farklılık bulunması gibi… Sigorta şirketinin, mevzuata uygun olarak hizmet verilmesi ve onarımların layıkı ile yapılması konusunda servisle anlaşma yapmış olması, açıklanan konulardaki eksikliklere ilişkin sorumluluğunu ortadan kaldırmamaktadır.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının “Tazminat ve Giderlerin Ödenmesi” başlıklı B.2 nci maddesinin dördüncü fıkrasında;
“Hasar halinde, hasar gören parça, onarımı mümkün değilse veya eşdeğer parça veya yeniden kullanılabilir parça ile değişimine imkân yok ise orijinali ile değiştirilir. Bu paragraf uygulaması sonucu araçta bir kıymet artışı meydana gelse dahi bu fark tazminat miktarından indirilemez” hükmü yer almaktadır.
Anılan hükme göre hasarlı aracın öncelikle tamir edileceği, onarımın mümkün olmaması durumunda hasara uğrayan parçanın eşdeğer parça ile değiştirilmesi, eşdeğer parçanın mevcut olmaması halinde ise yenisi (orijinali) ile değiştirilmesi gerekmektedir. Buna karşılık, uygulamada özellikle Trafik sigortalarında onarımı mümkün olmayan parçaların “eşdeğer” veya “orijinal” parça yerine, mevzuata aykırı olarak aynı kalitede olmayan veya “yan sanayi” olarak tabir edilen parçalarla değiştirilebildiği görülmektedir. Bu durumda sigorta şirketinden “hasar farkı bedeli” talep edilebileceği gibi “uygun parçanın takılması” da talep edilebilir.